Nov 17, 2013

Beyin | Robin Cook

Orijinal Adı: Brain
Türkçe Adı: Beyin
Yazar: Robin Cook (ABD)
Sayfa Sayısı: 336
Yayınevi: Altın Kitaplar Yayınevi (1981)
Türü: Tıbbi gerilim
Değerlendirmem: %75 - Çok iyi
Ben bu kitabı okurken...: ... çoğunu 17 yıldır görmediğim lise arkadaşlarımla buluştum İzmir'de.

NEDEN BU KİTAP?
Canım gerilim çektiğinden ve epeydir Robin Cook okumadığımdan.

KONUSU (ARKA KAPAKTAN):
Kimsesiz 17 genç kız hastaneye yatmış, bir daha da kendilerini gören olmamıştı. Bu 17 olayın ardına gizli büyük sır neydi? Bunu bilenlere ne olmuştu?
* 1980'lerin arka kapak yazılarına bayılıyorum. Genelde yazarın koca bir resmi ve 3-4 cümlelik konu özeti :)

DEĞERLENDİRMEM:
Geçen ay yaptığım dev nadirkitap alışverişi sonrasında elimde epey bir Robin Cook kitap stoğu oluşmuş durumda. Beyin yazarın okuduğum 3. kitabı. Daha önce yazarın İblis Tohumu ve Sancı isimli kitaplarını okumuştum. Beyin diğer iki kitaptan da çok sevdiğim bir kitap oldu. Sanırım bunun en önemli nedeni bu kitaptaki "gerilim" öğesinin "tıp" öğesini gölgede bırakmasıydı. Diğer iki kitapta (özellikle Sancı'nın bir kısmında) tıp kitabı okuyormuş gibi hissetmiştim kendimi. Yazar doktor olunca böyle zaafiyetler oluyor tabii ve Robin Cook benim ilk göz ağrım. Her fırsatta diyorum, yine diyeyim: Tess Gerritsen'den önce tıbbi gerilimde Robin Cook vardı :) (Buradan Tess Gerritsen kitaplarını sevmediğim düşünülmesin. O da henüz çok fazla kitabını okuyamamış olsam da sevdiğim bir yazardır bu türde).

Çok fazla gerilim kitabı okuyan birisi değilim. Okuduklarımda da kim gerçek suçlu genelde çözemem. Böyle olunca da kitapların sonunda ağzım açık kalıyor. Hangisi daha keyifli bilemiyorum: Benim gibi suçluyu/katili tahmin etmeyi beceremeyip sonunda şaşırmak mı yoksa tahmin edip sonunda "nasıl da bildim ama" demek mi? Bu türde çok okuyanların dedektiflik becerileri de ister istemez gelişiyor sanırım. Benim gibi arada sırada okuyanlar ise şaşkın şaşkın okuyor. Ben sonunda şaşırmayı sevenler grubundayım. Zaten bildiğim, tahmin ettiğim bir son olsa çok da keyif almazdım herhalde. Bu kitapta da suçlu sandığım adam masummuş. Gerçi bir ara ben bunu suçlu sanıyorum, kesin suçlu değil" dedim kendi kendime ama sonradan aksine ikna etmeyi başardım kendimi ve yine yanıldım :)

Okuduğum pek çok gerilim kitabında gördüğüm zaafiyet bu kitapta da vardı. Kurgu o kadar hızlı karakterlerin önüne geçti ki, romanın ana karakterlerini tanıyamadan roman bitiverdi. İşin içine olay örgüsü, tıbbi bir arka plan falan girince karakterler yine gümbürtüye gitmiş. Beyin aslında Martin Philips isminde bir radyologun hayatındaki 3 günün hikayesi ama roman bittiğinde kendime "Martin Philips kimdi?" diye sorduğumda doğru dürüst yanıtlayamadım soruyu. Çünkü yazar bu konuya pek bir kafa yormamıştı.

Kitabım yine bir sahaf kitabıydı ve 1981 basımıydı. Amerika'da da aynı yıl yayınlanmış. Altın Kitaplar Yayınevi Doğan Hızlan başkanlığında bir kurul tarafından aynı yılda dilimize kazandırmış kitabı. Kitapta ilginç gelen tıbbi terimlerin o dönemki çevirisi oldu: Radyolojist, jinekolojist gibi günümüzde daha farklı kullandığımız terimler vardı. Hoşuma gitti :)

Tıbbi gerilim seviyorsanız ve hiç Robin Cook okumadıysanız bu kitabı öneririm.

İyi pazarlar, keyifli okumalar...

No comments :

Post a Comment