İşte size Bahar'dan Kelt Rüyası yorumu.
KELT RÜYASI / MARIO VARGAS LLOSA
Konu:
Roger Casement’in babası askerdir ve çok disiplinli bir adamdır. Annesi ise tam aksine çok şefkatlidir. Roger, küçük yaşlarda annesini ve babasını kaybeder. 1903 yılında Bağımsız Kongo Devleti’ne Britanya’nın özel yetkili elçisi olarak gider. 20 yılını burada geçirir. Kongo’da bulunan kauçuk sömürgeciliği inanılmaz boyutlardadır. Yerlilere yapılan acımasız zulümleri, öldürmeleri, sakat bırakmaları, işkenceleri anlatan ayrıntılı bir rapor hazırlar. Bu rapor İngiliz kamuoyunda oldukça ses getirir. 1910 yılında Peru’nun Amazon bölgesine diplomat olarak atanır. Burasının da Kongo’dan farkı yoktur. Gördüklerini belgelerle ve tanıklarla destekleyip bir rapor hazırlar. Bu kendisine “ sir” ünvanı verilmesine neden olur.
Kongo ve Amazon’dan sonra bağımsız İrlanda fikri üzerine yoğunlaşır. Ve kendini buna adar. İrlanda ayaklanması sonucunda Büyük Britanya askerleri tarafından silah kaçırma suçuyla tutuklanır ve 3 Ağustos 1916’da idam edilir. İdam cezasını iptali için yapılan uğraşlarda Roger Casement’in “kara günlükleri” ortaya çıkar. Günlüklerinde yaşadığı, belki de yaşamadığı ve karalama kampanyası olan eşcinsel ilişkileri vardır.
Değerlendirmem:
İyi ki “Mart Ayı Yazar Ayları Etkinliği” katılmışım da Mario Vargas Llosa’nın Kelt Rüyası’nı okumuşum. Kitabı çok beğendim. Gerçek yaşam öyküleri küçüklüğümden beri hep ilgimi çekmiştir. Okuduğum kişinin gerçek olduğunu bilince hemen o karaktere odaklanırım, yanındaymışım gibi hissederim. Hal böyleyken bir de üstüne sömürgecilik gelince “hah tamam işte benim kitabım” dedim. Kendimi olaylara öyle kaptırdım ki yazarı unuttum. Akıcıydı. Teşekkürler Pınar.
o hoo bir ben kaldım :(
ReplyDeleteokumalarımı hızlandırıyorum şu andan itibaren.