Yazar: Gündüz Vassaf (Türkiye)
Sayfa Sayısı: 368
Yayınevi: Yapı Kredi Yayınları (2013)
Değerlendirmem: %96 - Harikulade
Ben bu kitabı okurken...: ... ağzım bir karış açık kaldı. Güzel bir kitap okuyacağımı biliyordum ama bu kadarını beklemiyordum.
NEDEN BU KİTAP?
Goodreads'de uzun zamandır pasif üyesi olduğum, 2015'te okumalarına daha sık katılmayı hedeflediğim Turkish Reading Challenges adında bir grup var. (Goodreads'i İngilizce olduğu için kullanmayanlar için önceden belirteyim. Bu gruptaki tüm yazışmalar Türkçe. Ancak goodreads'in genel kullanımı için ihtiyaç duyacağınız tüm komutlar yine İngilizce.) Bu grupta her ay Türk edebiyatından kitaplar oylanıyor ve en çok oy alan kitaplar okunup tartışılıyor. Grubun amacı hem Türk Edebiyatı'ndan mümkün olduğunca fazla kitap okumak, hem de Goodreads veritabanına kayıtlı Türk Edebiyatı'na ait kitap sayısını arttırmak. Bu kitap da benim bu grubu keşfettiğim zaman (sanırım 2013 yılının ortalarıydı) grubun bir sonraki ay okumaya niyetlendiği kitaptı. Hatta diğer kitap da Murat Menteş'ten Ruhi Mücerret'ti. Ben bu 2 kitabı da o zaman hemen almıştım ama şu an hatırlayamadığım sebeplerden okumalara katılamamıştım. Mostari'yi Kasım 2014'te Güz Okuma Şenliği'nin deneme kategorisi için okudum sonunda ama Ruhi Mücerret halen beklemede.
Turkish Reading Challenges grubunda 2015 için kendinize Türk edebiyatına ilişkin okuma hedefi koyabiliyorsunuz. Benim 2014'te okuduğum 92 kitabın 29'u Türk edebiyatındanmış. 2015 hedefim ise toplamda 100 kitap okumak. Bunun da 35'inin Türk edebiyatından olmasını hedefliyorum.
2015 yılında Turkish Reading Challenges grubu hem Türk hem dünya edebiyatından eserler okumaya karar verdi bu arada. İlgilenenler için Ocak ayı için seçilen kitaplar Orhan Pamuk'tan Kafamda Bir Tuhaflık ve Harper Lee'den Bülbülü Öldürmek. Şubat ayı için şu an öneri toplama süreci devam ediyor. Önerilerinizi Türk Edebiyatı için buradan, dünya edebiyatı için de buradan yazabilirsiniz. 8 Ocak'a kadar adaylar belirlenip, sonra da Şubat ayı için oylama yapılacak.
KONUSU (ARKA KAPAKTAN):
Yazar ve psikolog Gündüz Vassaf’ın Mostari - Bir Köprü Bekçisinin Günlüğü kitabının macerası, Birleşmiş Milletler Barış Gücü’nde çalışırken Bosna’da yaşayan kuzeninin Gündüz Vassaf'a Mostar’daki evinde kalabileceğini söylemesiyle başlar. Mostar’a varışının ertesi günü, dünyanın dört tarafından gelen herkes gibi Vassaf da evrensel ününe savaş acıları eklenmiş Mostar Köprüsü’nün yolunu tutar, yanında taşıdığı küçük defterini çıkarıp bir kaç gözlemini yazar. Hava kararmaya başladığında, elinde kalemi, Köprü duvarının üstünde defteri, kendini de dönüştürecek bir alemin beklenmedik yolculuğuna çıkar. Anı olarak yazmaya başladığı notları bir köprü bekçisinin nöbet defterine dönüşür.
DEĞERLENDİRMEM:
Blogumda şenlik ve blog turu yayınlarına ağırlık verip kendi kitap yorumlarımı yavaşlattığım bir dönemden çıkmaya çalışırken yeni seneye 2014'te en sevdiğim ve beni en çok etkileyen kitap hangisiyse onun yorumuyla başlayayım dedim. 2014'te okuduklarım arasında ise "Mostari - Bir Köprü Bekçisin Günlüğü" listemde tüm asaletiyle en tepede yer alıyordu.
Türü kapağında deneme olarak geçtiği için ve eşimin bir arkadaşının "Gündüz Vassaf anlaşılması güç bir yazardır" demiş olması nedeniyle neredeyse 1,5 sene kütüphanemde okunmayı bekledi sessizce bu dev eser. Okumaya başladıktan sonra ise hiç bitmesin istedim.
Köprünün bir o başında bir bu başında beklerken serbest çağrışımla Gündüz Vassaf'ın hatırladıkları, betimlemeleri, gözlemleri, notları o kadar güzeldi ki... Kısa kısa cümlelerle okuyucuyu uzun uzun düşündüren, yalın cümlelere yoğun anlamlar yükleyen o kadar güzel bir anlatım tarzı var ki bu kitabın mutlaka okumanızı öneriyorum. Kütüphanemde kendisine şık bir yer edinen, defalarca okuyacağım şahane bir kitap Mostari. Şiirsel bir anlatımı olan, okuyucuya kendisini o köprünün başında hissettiren dev bir eser özetle. Bu kadar övgünün üzerine beni en çok etkileyen pek çok kısımdan birine ait kısa bir alıntıyla sizleri başbaşa bırakıyorum.
“Hakem düdüğüyle biten futbol maçı gibi, sabah saat tam 11’de bitmiş 1. Dünya Savaşı.
Bir İngiliz askerinin günlüğünden:
“Onuncu saatin son saniyesinde ateş kesildi. Bir Alman askeri savaşın son dakikasına kadar İngiliz cephesini makinelisiyle taradı. Saatin dolmasıyla siperinden dışarı tırmandı. Miğferini çıkardı. Yıllardır savaştığı düşmanları önünde nazikçe selam verdi. Arkasını dönüp gitti.”” (Sayfa 321)
“Savaşı mümkün kılan, savaşın kaçınılmaz olduğuna inandırılmamız. (Sayfa 320)
Tanıtım ve bilgilendirme için teşekkürler.Mostari'yi alınacaklar ve ilk okunacaklar listeme ekliyorum.Kış okuma şenliğinde "Bülbülü Öldürmek" de vardı.Sevindim.
ReplyDeleteG.Vassaf'dan hiç okumadım.. yorumunuz çok ilgimi çekti... ben de not aldım.. teşekkürler...
ReplyDeleteİtiraf etmeliyim ki ilk defa duyuyorum. Bir kenara not alıyorum. Keyifli okumalar.
ReplyDelete