Dec 6, 2013

[Blog Tur] Ada - Tracey Garvis Graves | Alıntılar

Orijinal Adı: On the Island (On the Island, #1)
Kitabın Adı: Ada (Ada, #1)
Yazar: Tracey Garvis Graves (ABD)
Sayfa Sayısı: 391
Yayınevi: Epsilon Yayınları (2013)
Türü: Kurgu, chicks-lit (Türkçesi?)
Değerlendirmem: %57 - Eh işte
Ben bu kitabı okurken...: ... hızlı okuma tekniğimi ne kadar geliştirdiğimi fark ettim.

NEDEN BU KİTAP?
#kitapoburu

ARKA KAPAK YAZISI:
Otuzlu yaşlardaki İngilizce Öğretmeni Anna Emerson, Maldivlerdeki bir yazlıkta T.J. Callahan'a özel ders vermesi teklif edildiğinde bir an bile tereddüt etmeden bu yaz işini kabul eder. Kütüphanenin yerine tropik bir adada çalışmayı kim istemez ki?
Kimse onun fikrini almış olmasa da, T.J.'in şehri terk etmeye hiç niyeti yoktur. On yedi yaşında olan T.J, kanseri daha yeni alt etmiştir. Bu dertlerden kurtulduktan sonra ilk yazını ailesiyle değil, arkadaşlarıyla beraber geçirmek ister.
Anna ve T.J. Maldivler'deki yazlık eve doğru yola çıkmışken, bindikleri deniz uçağının pilotu kalp krizi geçirir ve uçak köpekbalıklarıyla dolu Hint Okyanusu'na çakılır.
Zorlukla kıyısına vardıkları ıssız adada, ilk düşünceleri hayatta kalmaktır. Su, yiyecek, ateş ve barınak bulmak için beraber çalışmak zorunda kalırlar. Günler, haftalara, aylar yıllara dönerken, kazazedeler şiddetli tropik fırtınalar, denizin içindeki tehlikeli canlılar ve T.J.'in kanserinin tekrarlama ihtimali de dâhil birçok sıkıntıyla karşılaşırlar.
Ancak en büyük tehlike adada herkesten çok uzakta, iki kişi yaşamaktır. T.J. adada bir doğum günü daha kutlarken, Anna da, yavaşça yetişkinliğe adım atan bu genç adamla yaşamanın eskisi kadar kolay olamayacağını anlamaya başlar.

DEĞERLENDİRMEM:
Öncelikle belirteyim ki benim gibi bilim kurgu, fantastik kurgu, savaş romanları ve 100 yıllık klasikleri seven birisine göre bir tür değil "chicks lit" denen bu tür. Okuduğum romanlarda kurguda ve karakterlerde derinlik, betimlemelerde zenginlik, kıvrak geçişler arıyorum. Bu romanda karakter derinliği dışında hiçbirini bulamadım. Gerçi Yaşar Kemal'in Bir Ada Hikayesi dörtlemesini okurken arada okuduğum bir roman oldu Ada ve kafamı boşaltmama da yardımcı oldu aslında. Ancak, yılın yanlış zamanında okudum. Bu kitap tam uzun otobüs/tren yolculuklarında veya yazın plajda okunacak bir roman. Eminim öyle bir ortamda okusam daha çok severdim.

Benim yukarıda yazdıklarımın tam tersine pek çok takipçimin severek okuyacağını düşündüğüm bir roman bu aynı zamanda. Özellikle benim gibi 30'lu yaşlarda olanlar Anna ile çok rahat empati kurabilirler. "Anna ile aynı durumda olsam onun yaptıklarını yapar mıydım?" diye sorup durdum kendi kendime. İnsan karşı cinsten biriyle o kadar uzun süre öyle bir ortamda baş başa kalırsa malum sonuçlar kaçınılmaz bence de. Kimse "Yok canım hayatta olmaz" demesin. O şartlarda illa ki bir yakınlık doğar. Tersi bir durum insanın doğasına aykırı bence.

Romanda beni rahatsız eden konu T.J.'in kanseri yeni atlatmış bir karakter olarak ön plana çıkarılması oldu. Çağımızın illeti olarak kabul edilen bu hastalığın romanlarda araya sıkıştırılması bazen fena olmuyor ama bence bu romanda tamamen gereksizdi. T.J. sağlıklı bir çocuk olsa da kurgu etkilenmezdi bence. Romanlarda araya böyle hastalık sıkıştırıp sonra kurguyu o hastalıktan alakasız hale getiren yazarların gerçek hayatlarında doğrudan veya dolaylı olarak o hastalıkla alakalı önemli bir tecrübeleri olduğuna inanıyorum. Ada'nın yazarı için de aynı durum geçerli mi emin değilim ama inancım bu.

Son olarak düşününce Ada etrafımdaki pek çok kişiye yeni yıl hediyesi olarak alabileceğim bir roman. Sadece benim tarzım değil... Şimdi Alıntılar'a bir göz atın ve kararınızı verin bakalım: Ada sizin tarzınız bir kitap mı?

ALINTILAR
* - Ben senin dünyana uymuyorum.
   - Ben de seninkine uymuyorum, biz de kendi dünyamızı oluşturalım. Daha önce de yapmıştık.
     (sayfa 372)

* - Aşık olman gerekmiyordu.
   - Öyleydi, ama ben aşık oldum.
     (sayfa 201)

* - Her gün en sevdiğin yiyeceği yemek gibi bir şey olurdu. İlk başta muhteşem gelir  tabii ama bir süre sonra       istememeye başlarsın. Tadı artık o kadarda harika gelmemeye başlar.
   - Anna. İnan senin tadın her zaman harika gelir bana.
     (sayfa 192)

* Daha şimdiden pek çok şey kaçırmıştı ve benim daha fazla zamanını çalıp onu oyalamaya hakkım olamazdı.    Ama daha bencil olan bir parçam da onun kollarında uyumama ve ya her gün birlikte olmama fikrinden hiç      hoşlanmıyordu.
  (sayfa 198)

* - Sana gününü göstereceğim Callahan.
   - Gerçekten mi? Nasıl acaba?
   - Kendine o kadar güvenme. Günün birinde seni yere devirmenin yolunu bulacağım.
   - Ah Anna, işte şimdi çok korktum.
   Eğer isterse tek parmağının ucuyla beni dizlerimin üzerine çökertebilirdi. Eğer parmağını doğru yere                koyarsa tabii. Bunu o da biliyor mu acaba diye merak ettim.
   (sayfa 135)

* - Ben başka hiç kimseyi istemedim T.J.. Ben sadece senin için en iyi olanı istedim.
   - Benim için en iyi olan sensin Anna, hiç bir yere gitmiyorum. Burası tam olmak istediğim yer, tam olmak           istediğim yerdeyim ben.
     (sayfa 373)

* Eve girer girmez onu öpmeye başladım. Pek nazik olduğum söylenemezdi. Yüzünü sertçe ellerimin arasına      alarak dudaklarımı dudaklarına bastırmıştım. O herhangi birinin sahip olabileceği bir şey değildi - ama şu        anda - bana aitti.
  (sayfa 328)

* - Tavuğa Gıdak ismini mi verdin?
   - Kesmemeye karar verince ona biraz bağlanmış olabilirim.
     (sayfa 188)

* - Kendisi golden retriver. Tam yetişkin. Bir barınaktan. Her yerde arıyordum. Tasmasız, etiketsiz halde yol       kenarında başıboş dolaşırken bulunduğunu söylediler. Bir deri bir kemikmiş.
   - Çok sağlıklı görünüyor.
   - Adını havhav koyacaksın deðil mi?
   - Hayır. Saçma olur. Adı Bo. İsmini uzun süre önce seçmiştim zaten.
     (sayfa 341)

* Aylardır sana aşığım. Şu anda söylüyorum çünkü seninde bana aşık olduğunu düşünüyorum Anna. Sadece      olmaman gerektiğini düşünüyorsun. Hazır olduğunda söyleyeceksin. Ben beklerim. Doğum günün kutlu          olsun.
  (sayfa 201)

2-8 ARALIK TUR PROGRAMI

2 Aralık: mirielenda.blogspot.com | Kitap Yorumu - Çekiliş
3 Aralık: sssuigenerisss.blogspot.com | Kitap Yorumu - Ön Okuma
4 Aralık: kutsalyorumcu.blogspot.com | Kitap Yorumu - Kitap Kapakları
5 Aralık: raflarinarasindan.blogspot.com | Kitap Yorumu
6 Aralık: pinucciasbooks.blogspot.com |  Kitap Yorumu - Alıntılar
7 Aralık: thcodex.blogspot.com | Kitap Yorumu - Yazar Tanıtımı
8 Aralık: segesegese.blogspot.com | Kitap Yorumu - Bunları Biliyor musunuz?

No comments :

Post a Comment